OSMAN GAZİ
Osman Bey, Osman Gazi, I. Osman El Gazi ya da Ataman Bey,
1299 yılında Anadolu Selçuklu Devletinin uçbeyi olmaktan çıkıp bağımsızlığını ilan etmiştir.Moğol istilalarından kaçan müslümanların, beyliğine sığınması ile siyasi ve askeri güçü artmıştır. Çöküş döneminde olan Antik Roma İmparatorluğunun doğu kolunun yerini
ORHAN GAZİ
Orhan ve ya Orhan Gazi, ( Orhan Bey) (d. 1281, Söğüt – ö.
Osmanlı Beyliği’nin kurucusu Osman Gazi ve Malhun Hatun’un oğludur. Babası Osman Gazi’nin vefatı üzerine 1324′te bey olmuştur. Orhan Gazi’ye dinin kahramanı manasına gelen Şücaeddin lakabı verilmiştir.
I. Murat, Murad Hüdavendigâr veya Gazi Hünkar (d. 29
“Hükümdar”, “bey” anlamına gelen hüdavendigâr unvanı verilmiştir. Tuğrası Sultan Murad bin Orhan olarak istiflenmiştir. Bazı kitabelerde Melikû’l-Âdil İl Gazi es-Sultan Giyâsû’d-Dünya ve’d-Din sanı ile anılmıştır. Adına kesilmiş olan gümüş ve bakır sikkelerde ve bazı diğer kitabelerde Murad bin Orhan el-Melik, el-Adil, es Sultanü’l Gaalib ad ve unvanları kullanılmıştır. Bazı kaynaklara göre, bu Osmanlıların İlhanlılara olan bağımlılığının sona erdiğini göstermektedir. Böylece Sultan ünvanı ilk kez I. Murat zamanında kullanılmıştır. Batı kaynaklarında Amourad I olarak anılmaktadır.
I. Bayezid veya Yıldırım Bayezid (Osmanlı Türkçesi:
Padişahlık öncesi
Babası Sultan I. Murat, annesi Rum asıllı olan Gülçiçek Hatun’du. Adı babaannesinin babası Türkmenler’in Ede-Balı diye andığı Ebâ Yezîd’in adından gelir. Küçük yaştan itibaren zamanın seçkin alimlerinden genel İslam eğitimi ve değerli kumandanlardan askerlik, sevk ve idare dersleri aldı. Osmanlı tarihlerinde kendisinden ilk olarak söz edilmesi, 1381′de Germiyanoğulları beyi Süleyman Şah’ın kızı Devlet Sultan/Hatun ‘la evlenişi nedeniyledir. Bu evlilik babası I. Murat’ın Germiyan topraklarının neredeyse tamamını “gelin çeyizi” olarak sınırlarına katmak politikasının sonucuydu. 1381 yılında evlenişinin takip eden yıllarda devlet idaresinde yetişmesi için Sultanönü Eskişehir ve sonra Germiyan İli Kütahya sancakları beyliğine atandı. Sancaklarının askeriyle Anadolu ve Rumeli yakalarında savaşlarda babasının safında yer aldı. 1385′de kardeşi Şehzade Savcı Bey’in, Bizans veliahtı Andronikos Palaiologos ile birlikte hareket ederek ayaklanmasının bastırılışı ve Şehzade Savcı’nın gözlerine mil çekilmesi sonucu öldürülmesi olayları ile de Osmanlı tarihlerinde bahsi geçmektedir. 1389′da Sırpların çoğunluğunu oluşturduğu Haçlı ordusu ile yapılan Birinci Kosova Savaşı’na katıldı. Osmanlı ordusunun sağ kanadının komutanlığını yaptı; savaşta büyük kahramanlık gösterdi ve savaşın Osmanlılar tarafından kazanılmasında komutası altında bulunan Osmanlı sağ kanadının Sırplara bir karşı taarruz ile Sırp ordusunu çökertmesi çok önemli katkı sağladı. Babası Sultan Murat, bu savaş sonunda bir Sırp soylusu olan Milos Obilic tarafından şehit edilince, devlet ileri gelenlerinin müşterek kararı ile Osmanlı tahtı kendine verildi.
Babası Sultan I. Murat, annesi Rum asıllı olan Gülçiçek Hatun’du. Adı babaannesinin babası Türkmenler’in Ede-Balı diye andığı Ebâ Yezîd’in adından gelir. Küçük yaştan itibaren zamanın seçkin alimlerinden genel İslam eğitimi ve değerli kumandanlardan askerlik, sevk ve idare dersleri aldı. Osmanlı tarihlerinde kendisinden ilk olarak söz edilmesi, 1381′de Germiyanoğulları beyi Süleyman Şah’ın kızı Devlet Sultan/Hatun ‘la evlenişi nedeniyledir. Bu evlilik babası I. Murat’ın Germiyan topraklarının neredeyse tamamını “gelin çeyizi” olarak sınırlarına katmak politikasının sonucuydu. 1381 yılında evlenişinin takip eden yıllarda devlet idaresinde yetişmesi için Sultanönü Eskişehir ve sonra Germiyan İli Kütahya sancakları beyliğine atandı. Sancaklarının askeriyle Anadolu ve Rumeli yakalarında savaşlarda babasının safında yer aldı. 1385′de kardeşi Şehzade Savcı Bey’in, Bizans veliahtı Andronikos Palaiologos ile birlikte hareket ederek ayaklanmasının bastırılışı ve Şehzade Savcı’nın gözlerine mil çekilmesi sonucu öldürülmesi olayları ile de Osmanlı tarihlerinde bahsi geçmektedir. 1389′da Sırpların çoğunluğunu oluşturduğu Haçlı ordusu ile yapılan Birinci Kosova Savaşı’na katıldı. Osmanlı ordusunun sağ kanadının komutanlığını yaptı; savaşta büyük kahramanlık gösterdi ve savaşın Osmanlılar tarafından kazanılmasında komutası altında bulunan Osmanlı sağ kanadının Sırplara bir karşı taarruz ile Sırp ordusunu çökertmesi çok önemli katkı sağladı. Babası Sultan Murat, bu savaş sonunda bir Sırp soylusu olan Milos Obilic tarafından şehit edilince, devlet ileri gelenlerinin müşterek kararı ile Osmanlı tahtı kendine verildi.
I. MEHMET (Çelebi Mehmed)
Doğum tarihini 1379, 1382, 1386, 1389, 1390, 1391 gösteren kaynaklar da bulunmaktadır; ama tarihçiler doğumu için kesin kaynakla tarih bulunmadığını kabul ederler. Arap ve Bizans tarihlerinde Kirişci veya Kirî olarak lakap verilmiştir. Bunların çeşitli kaynaklarda değişik açıklamaları bulunur. Yay yapma özellikle yayın tutturulduğu ve çekildiği sert ipten kiriş yapma sanatini öğrenmiş olması, gençliğinde güreşcilik yapması, gençliğinde kendinin öldürülmesinden korkup bir kirisçinin yanında çıraklık yapması, gençliğinde yay kirişi ile boğulmak istenmesi şeklinde açıklamalar yapılmıştır.
II. Murat veya Koca Murad, (Osmanlı Türkçesi:
Murād-ı sānī) (Divan Edebiyatı’nda ki adıyla Muradî) (d. 1404, Amasya – ö. 3 Şubat 1451, Edirne), altıncı Osmanlı padişahıdır.
Babası Çelebi Mehmed, annesi Dulkadiroğulları Beyliği’nden Emine Hatun’dur. Fatih Sultan Mehmed’in babasıdır. Amasya’da doğan Sultan Murad babasının Edirne’de 1421 yılında ölümüne kadar Amasya’da Sancakbeyliği yapmıştır. Babasının ölüm haberi üzerine henüz 17 yaşındayken tahta çıkmıştır.
Sultan İkinci Murad, soyunun Kayı boyuna mensubiyetini göstermek için, sikkelerine, Kayı boyuna ait iki ok ve bir yaydan müteşekkil damgayı koydurmuştur. Sonraki padişahların bastırdıkları sikkelerde görülmeyen Kayı damgası, Kanunî’ye kadar çeşitli eşya ve silâhlar üzerine konulmasına devam edilmiştir.
II. Mehmed veya Fatih Sultan Mehmed, (Osmanlı
Türkçesi:, Mehmed-i sānī) (Divan Edebiyatı’nda ki adıyla Avni) (d. 29 Mart 1432 – ö. 3 Mayıs 1481) yedinci Osmanlı padişahı. Sultan II. Murad ve Hüma Hatun’un oğludur.
İstanbul’u fethetmesinden sonra Fatih lakabıyla anılmıştır. İstanbul’un fethi, Orta Çağ’ın sonu Yeni Çağ’ın başlangıcı olmuştur. Bundan dolayı Fatih, “çağ açan hükümdar” olarak da tanınır. İstanbul’u fethetmesinden sonra Kaiser-i Rum (Doğu Roma İmparatoru) ünvanını da kullanmaya başlamıştır. İstanbul’un fethiyle 1000 yıllık Bizans İmparatorluğu son bulmuştur. Fatih, çıkardığı yasalarla devleti önemli ölçüde yeniden biçimlendirmiştir.
2. BAYEZİD
II. Bayezid, II. Beyazıt veya Sofu Bayezid, (Osmanlı
Türkçesi: Bāyezīd-i sānī) (Divan Edebiyatı’nda ki adıyla Adni) (d. 3 Aralık 1447 – ö. 26 Mayıs 1512) sekizinci Osmanlı padişahıdır. Babası Fatih Sultan Mehmed annesi Sitti Mükrime Hatun’dur. Yavuz Sultan Selim’in de babasıdır. Tahta geçtiğinde 511.000 km²’si Asya’da, 1.703.000 km²’si Avrupa’da olmak üzere toplam 2.214.000 km² olan imparatorluk toprakları, vefatında yaklaşık olarak 2.375.000 km² idi.
II. Bayezid’in ismi Latin harfli Türkçe metinlerde Beyazıt, Beyazıd, Bayezit, Bayezıd gibi değişik imlalar ile yazılsa da sultanın adı bütün Osmanlıca kaynaklarda ve metinlerde Bayezid olarak geçmektedir. Türk Dil Kurumu, günümüzde Beyazıt, Bayezit şeklindeki yazımları benimsemiştir. Modon fetihnamesinde, Emiru’l-Mü’minîn Sultanu’l-Guzat ve’l-Mücahidîn Nâsiru’s-Seriat ve’l-Milleti ve’d-Din Giyâsu’l-Islâm ve Muinu’l-Müslimîn Sultan Bâyezid diye anılmıştır.
1520 yılında, I. Selim’in ardından tahta çıktı. 1521′de Belgrad, 1522′de Rodos, 1526′da Mohaç, 1534′de Bağdat ve Tebriz, 1538′de Boğdan’ın tamamı ve Preveze, 1541′de Macaristan’ın tamamı, 1543′de Estergon, 1551′de Trablusgarp, 1553′de Safevi topraklarının bir kısmı, 1566′da Zigetvar I. Süleyman tarafından fethedildi. I. Selim’den 6.557.000 km2 olarak devraldığı Osmanlı İmparatorluğu’nu, kırk altı yılda 14.893.000 km2′ye ulaştırdı (Avrupa’da 1.998.000 km2, Asya’da 4.169.000 km2, Afrika’da da 8.726.000 km2 olmak üzere).Zigetvar fethedilmeden 1 gün önce, 6 Eylül 1566 tarihinde hayatını kaybetti.
DEVAMI İÇİN; http://www.osmanlipadisahlari.org'a gidiniz.